Gazze

Gazze
GAZZE
 
Her taraftan sarılmış, açık havada mahpus,
Timsah gözyaşlarıyla, 'özgür' deniyor mahsus!
 
Müslümana beddua eden abiler nerde?
Yahûdiyle akraba çıkacaklar ilerde!
 
Böyle şedîd bir zulme, nasıl sessiz kalırsın?
Toprağın altında sen, çok fecî daralırsın!
 
Tanka karşı sapan, taş; Ne âdil bir çarpışma!
Gezi zekâlısın sen! Görmezden gel, karışma!
 
Ağaç kadar kıymeti yok Gazze'li çocuğun,
Köpeğini giydir sen, şu da nazar boncuğun!
 
Lanetlisin, sen çocuk öldürmeyi bilirsin!
Sana toprak atana, mermiyle dikilirsin!
 
Kolu kopmuş, bacağı parçalanmış yatıyor,
Kulak baştan ayrılmış, kalbi hâlâ atıyor.
 
Babası kapaklanmış; Feryat, figân, gözde yaş.
Bir damla insan olan, dayanamaz arkadaş!
 
Her bomba düştüğünde, bir kahkaha gırlası.
Bu ne kâfir bi millet; Kibir ve kin tarlası!
 
Parçalanmış çocuğun âhı kalır mı yerde?
O gün bir ses gelecek; “Alacaklılar nerde?”
 
Filistin’li iftarı, yine kanla açacak;
Peygamberi kesenler, yarın kimden kaçacak?
 
Şu Gargat ağacının arkasına saklan sen!
Bir gün seni bulurum, görünmez ol istersen...